Masallardaki Peri: Öğretmenin Büyülü Rolü

Masallarda Bir Peri Çıkar Karşınıza Gerçek Hayatta Öğretmen Kitap İncelemesi

ÖĞRETMENIM OKUYOR

Nisagül Öğretmen

2/22/20254 min oku

Öğretmenim Okuyor Kitap Kulübü'nün ilk kitap incelemesine hoşgeldiniz. Ocak ayı kitabımız olan Masallarda Bir Peri Çıkar Karşınıza Gerçek Hayatta Öğretmen kitabımızı sizinle birlikte tahlil etmiştik. Şimdi hem benim hem de benimle birlikte kitabı okuyan öğretmen arkadaşlarımın görüşelerine yer vereceğim bu incelemeyi umarım keyifle okursunuz.

Kitap İsminden Yola Çıkarak Masallar

Masallar, çocukluk dönemimizde bize eşlik eden ve hayal gücümüzü besleyen araçlardır. Her masalda karşımıza bir peri, bir kahraman, mucizeler oluşturan ve sorunları çözen bir karakter olarak çıkar. Kitap isminden yola çıkacak olursak öğretmen bir masal kahramanı olacak olsa bu rol bir peri olarak tanımlanmış. Ben bir öğretmen olarak bu role layık görülmekten çok hoşlandım ve kitabı okumaya beni heveslendiren de bu oldu. Masal Anlatıcılığı Eğitimi aldığım zamanlarda okuduğum masallarda hep peri karakterlerine ilgi duymuştum. Bence bunun içimdeki çocukla bir ilgisi var. Öğrencilerimizin de masallarda çok sevdiği karakterlerden biri olan perileri, örnek aldığını ve kazanan tarafın o olması istediğini varsayıyorum. Böyle düşünürsek bir öğretmenin de gerçek hayatta bu rolü üstlenmesi gerektiği kitap içerisinde çokça vurgulanmış.

Kitap, peri tasvirini boşuna vermiyor. Kitapta öyle güzel öğretmen hikayelerine yer veriyor ki. Evet, diyorsunuz; "Öğretmen, öğrencinin hayatına dokunan bir peri gibidir.". Öğretmenin sadece ders anlatan olmadığı, öğrencileri yönlendiren ve ilham veren birer peri gibi olduğunu birçok örnekte fazlasıyla hissediyorsunuz. Öğretmenler, öğrencilerin hayal güçlerini harekete geçirir, onları geleceğe hazırlar ve bazen en karanlık anlarda bile umut ışığı olurlar.

Masallar, çocuklara hayatta karşılarına çıkabilecek durumlarla başa çıkma yollarını öğretir. Kitapta öğrenme süreçlerinin nasıl bir masal gibi kurgulanabileceği ve öğretmenlerin bu kurgudaki rolünden bahsediyor. Ayrıca kitap 5 bölümden oluşuyor: Öğretmen, Aile, Öğrenci, Sistem, Ülke Kültürü. Öncelikle ilk bölüm olan Öğretmen bölümünü inceleyelim:

Bölüm 1: Bir Peri Olarak Tasvir Edilen Öğretmen

Öğretmen arkadaşlarımın yorumlarından yola çıkacak olursak kitabın birinci bölümü, biz öğretmenleri güldürüp sevindirirken aynı zamanda üzüyor da. Bazı örnekler bizi duygulandırıyor, bazıları ise sinirlendiriyordu. Bu bölümde bize düşenin öz eleştiri yapabilmek ve hem kendimizin hem de başka öğretmenlerin hatalarından ders alabilmek olduğunu düşünüyorum.

Bölüm 2: Aile, Eğitimin Temel Taşı

Aile bölümünde ise öğretmen arkadaşlarımızla verilen örneklerden de yola çıkarak gördük ki aileye düşen çok büyük bir sorumluluk var. Ailenin eğitime katılımı sadece ödev yaptırma ve çocuğu okula hazırlamakla kalmamalı. Öğretmen veli iletişimi ne kadar kuvvetli olursa çocuğun eğitim ortamı evde de aynı ölçüde evde de devam eder. Çocuklar ilk ve en değerli öğrenmeleri aileleriyle geçirdiği vakitte kazanır. Bu noktada evde destekleyici bir ortam oluşturmak konusunda velilere büyük sorumluluk düşüyor. 

Bölüm 3: Öğrenci

Bu bölümde öğrencilere hayallerinin peşinden gitme konusunda gerekli cesaretin verildiğini düşünüyorum. Henüz yolda olan ve yolunu bulamamış öğrenciler için güzel kısımlar ve onları umutlandıran öyküler mecvut. Özellikle bu bölümde emeğe yapılan vurguyu çok değerli buluyorum. Bu bölümde yine biz öğretmenler olarak gerek anlatılan hikayelerle gerek yazarın görüşleriyle öğrenciyi tanımanın önemini çok daha iyi anlıyoruz.

Bölüm 4: Sistem

Sistem bölümünde diğer ülkelerin eğitime bakış açılarını görmek ve bilimsel verilerle incelemek çok faydalıydı. Bazen uzun uzun anlatırsın olmaz, bazen de bir tane bilimsel veri her şeyi gözler önüne serer. Yazar özellikle sistemde gördüğü yanlış uygulamaları yine güzel örneklerle açıklamış.

"Sadece kitap okumayı sevdirsen çocuğa, eğitimini tüm hayatına taşırsın birdenbire."

Bölüm 5: Ülke Kültürü

Ülke Kültürü bölümü bize ülkemizde eksik olan bazı ahlaki yozlaşmaları güzel örneklerle açıklıyor. Bu bölümün amacı ülkemizi kötülemek değil aksine nasıl daha ahlaklı bir ülke kültürü geliştirebiliriz bunu göstermek. Yazar "Vatanını sevmek eylem içerir, tarafsızca eylem" diyor. Bize düşen de elimizden geldiğinde hiçbir çıkar gözetmeksizin güzel ülkemiz için ahlaklı birer birey olmak ve ahlaklı nesiller yetiştirmek.

Sonuç:

Sonuç olarak okuduğumuz ilk kitaptan ve kitap tahlilinden memnun kaldık. Öncelikle öğretmenler ve eğitim adına yazılan bu güzel kitabın yazarına daha sonra da benimle bu kitabı okuyup inceleyen öğretmen arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum. Bir sonraki kitap tahlilinde görüşmek üzere.